Demet ve arkadaşlarının kurdukları çetenin yaptığı iyilikleri konu alan, birçok pozitif rol model ve mesaj içeren akıcı bir öykü
Künye
Kitaptaki öykü, yeni taşındığı mahallenin sessizliğinden sıkılan ve eski evini özleyen Demet’in, aklına gelen bir fikirle çevredeki çocukları toplayıp Üzümlü Kek Çetesi’ni kurmasıyla başlar. Kısa sürede çete iyilik için çalışan, yardıma ihtiyacı olan herkese koşan ve çok eğlenen bir ekibe dönüşür. Fakat Demet’in apartmanında teyzesiyle kalan ve ailesi boşanma sürecinde olan Furkan, uzaktan izlediği çeteyi kıskanır ve yaptığı kötü şeyleri çete yapmış gibi gösterir. Bunun üzerine Üzümlü Kek Çetesi bunu yapanı arayıp bulmayı görev edinir. Furkan’ın hikayesini öğrenen ve saldırıları onun yaptığını anlayan ekip, içinde bulunduğu duygusal durumu göz önünde bulundurarak onu affeder. Kısa süre sonra Furkan’ı da aralarına alırlar ve birlikte çok eğlenen bir grup olurlar.
Kitap, apartman hayatında dijital gereçlerle vaktini geçiren ve sosyalleşmekten uzak kalan çocuklara farklı bir dünyanın kapılarını açıyor. Akıcı anlatımı ve eğlenceli diyaloglarıyla hem mahalle kültürünün güzel yanlarına özendirmek hem de bunun hala gerçekleştirilebilir olduğunu anlatmak adına başarılı bir örnek sunuyor. Duygular ve heyecanlar çocuk karakterler tarafından yüksek bir farkındalıkla ifade edilmiş, okuması ve takip etmesi kolay bir şekilde betimlenmiş.
Kitabın başında çetenin bütün üyelerinin çizimleriyle beraber tanıtılması ve birkaç sayfada bir çizimlerin hikayeye uygun olarak yerleştirilmesi merak uyandırıyor ve kitaba devam etmeyi teşvik ediyor. Uzun romanları okumakta, karakter isimlerini ve olayları takip etmekte zorlanan çocuklar için, akıcı anlatımı ve birçok pozitif mesaj içeren sıcak hikayesiyle iyi bir geçiş kitabı olabilecek nitelikte.
Kitabın dili akıcı, hikayesi merak uyandırıcı. Farklı özelliklere sahip karakterlerin yaşadıkları üzerinden birçok konuda okuyucuya örnek olabilecek pozitif mesajlar veriliyor. Karakterlerin çevrelerine faydalı olma misyonu çocukların anlayabileceği ve kendilerini özdeşleştirebilecekleri şekilde anlatılmış. Salt iyi veya kötü karakterler yok, kitaptaki çocuklar hata yapabilen ve hatalarından ders çıkararak hareket edebilen çocuklar. Bu mesajın didaktik olarak verilmemesi ve hikayeye olaylar üzerinden çocukların duygularını yansıtarak yerleştirilmesi, kitabın iyi yanlarından. Karakterlerin duygularının başarılı şekilde betimlenmiş olması okuyuculara kendi duygularını ifade etme, bu konuda farkındalık kazanma ve karakterlerle empati kurma konularında destek sağlıyor.
Kitapta çocukların “Tablet” lakabını taktıkları, tabletine bağımlı olan “Ahmet” karakteri bir süre sonra yanına tabletini almayı unutmaya başlıyor. Bu yönüyle kitap, okuyucuya bir arada oynamanın, çevremizdekilerle yüz yüze sosyalleşmenin dijital gereçlerden çok daha eğlenceli olabilecek yanlarını gösteriyor. Ahmet ve kitaptaki diğer karakterler hem dijital gereçlerden uzak kalmak hem de iyiliğe teşvik etmek konusunda pozitif rol model olabilecek karakterler.
Çocuklarınızla kitaptaki karakterler ve “Üzümlü Kek Çetesi” hakkında konuşabilir, onlara en sevdikleri karakteri sorabilirsiniz. “Demet neden böyle bir çete kurdu? Çetenin kurallarını nasıl buldun? Çete kurulduktan sonra çocukların hayatında neler değişti? Furkan, gidip çeteye dahil olmak yerine neden onlara zarar veren şeyler yapmayı tercih etmiş olabilir? Furkan’ın yerinde sen olsaydın nasıl davranırdın? gibi sorular sorarak kitabın vermek istediği mesajları anlamalarına ve kendi cümleleriyle anlatmalarına yardımcı olabilirsiniz.
Kendi sokağımızda ya da sitemizde Demet’in yaptığı gibi bir grup kurmak mümkün olur mu? Sen böyle bir arkadaş grubunun olmasını ister miydin? gibi soruların üzerine düşlenebilir, çocuklarınızı çevrenizde yaşayan çocuklarla kaynaşması konusunda teşvik edebilir, birlikte bir plan yaparak bunu gerçekleştirmesine destek olabilirsiniz.