Okulun İlk Günü

Kitap Hakkında

Kitapta, her biri ayrı özelliklere sahip hayvanların okula başladıkları ilk gün yaşadıkları kaygıyı ve bununla baş etmeyi nasıl öğrendikleri anlatılıyor.

Okulun ilk günü ders başlamak üzeredir. Çok yavaş hareket eden tembel hayvan okula geç kalacağı için, çok enerjik olan tavşan yerinde durmakta zorlanacağı için, sırtında çanta taşıyamayan yılan eşyalarını okula götüremeyeceği için, fare herkesten küçük olduğu için, kanguru ise annesinin güvenli kesesinden ayrılırsa üşüyeceğini düşündüğü için endişelidir. Papağan, yanında konuşulanları elinde olmadan tekrar etmesinin kendisini okulda zorlayacağını, kirpi ise gözleri küçük olduğu ve iyi göremediği için tahtada yazılanları okuyamayacağını düşünüyordur. Kış uykusunda olması gerektiğine inanan ayınınsa şimdiden uykusu gelmeye başlamıştır bile.

Okul servisindeki gergin yolculuktan sonra tüm hayvanlar, sınıfta yerlerini alıp öğretmenlerini beklemeye koyulurlar. Sınıf kapısından içeriye kayaya benzeyen yuvarlak bir şey girer. Bu şeyin içinden bir kafa çıkar ve kendisini tanıtır; bu, öğretmenleri Bay Kabuk’tur. “Ben bir armadilloyum. Gergin hissettiğim zamanlarda kıvrılıp top gibi olurum ve sanırım bir süre daha böyle kalacağım” der. Bay Kabuk; Unutkan olduğu için isimleri ve söylediği şeyleri unutmaktan, tebeşirin yerini hatırlayamamaktan endişelidir.

Şaşkınlıklarını atlatan hayvanlar onu teselli etmeye çalışırlar. Fare; öğretmenine özel yöntemleriyle hatırlama konusunda ona yardımcı olabileceğini söyler; tüm arkadaşları isimlerini ve kendilerine özgü özelliklerini söylerlerse, adlarını hafızasında tutmanın kolaylaşacağını belirtir. Papağan da onun söylediği her şeyi tekrar ederek, öğretmenine hatırlaması konusunda yardımcı olmayı önerir. Yılan ise tebeşiri koruma görevini üstlenir. Tavşan; öğretmenine kendilerine öğreteceği şeyler için çok heyecanlı olduğunu söyleyerek bir an önce top halinden çıkmasını ister. Kanguru ise; onu anladığını, bazen top gibi olmanın daha güvenli hissettirdiğini, kendisinin de annesinin kesesinde aynı duyguyu yaşadığını söyler. Öğrencilerinin söylediklerini duyan Bay Kabuk rahatlar. Fare, papağan, tavşan, ayı, kanguru, kirpi ve yılanın da gerginlikleri hafifler. Kirpi; öğretmeni onu en ön sıraya oturttuğu için görme sorunu yaşamaz. Fare; kendisi gibi başka küçük hayvanlar da olduğunu görür. Yılan; arkadaşları eşyalarını onunla paylaştığı için sırt çantasını getirememenin büyük bir sorun yaratmadığını fark eder. Tavşan; teneffüste istediği kadar zırlayıp enerjisini atabilir. Kanguru; kesenin dışında olmanın hiç de fena olmadığını keşfeder. Papağan; arkadaşlarının söylediklerini tekrar etse de onlar bunu bir sorun olarak görmezler. Ayı ise hala uyuyakalmadığı için mutludur.

Hayvanlar ve öğretmenleri, endişelerini bir kenara bırakarak güzel bir gün geçirdikleri için çok mutlu olurlar. Evlerine dönerlerken, hala servise gidiş yolunda olan tembel hayvanla karşılaşırlar. Hayvanlar onu teselli edip, bu durum için de hemen bir çözüm bulurlar. Yılan, tembel hayvanı sırtında taşıyarak onun servise yetişmesine yardımcı olacaktır. Ertesi gün, bütün hayvanlar endişelerinden arınmış şekilde okula gitmek üzere yola koyulurlar.

Ebeveyne Notlar

Kitap, çoğu çocuğun okulun ilk gününde yaşadığı endişeleri, hayvanların kendine has özellikleri üzerinden örneklendirerek somutlaştırıyor ve ilk günün sandıklarının aksine çok güzel geçebileceğini anlatıyor.  

Hayvanların her biri endişelerinin kaynağı olarak gördükleri kişisel özelliklerinden yakınırken, öğretmenleri Bay Kabuk’un da endişeli olması durumu birden değiştiriyor. Hayvanlar kaygıyı sadece kendilerinin yaşamadığını, yetişkinlerin de kaygılanabileceğini fark ediyor ve zayıf gördükleri özellikleri konusunda öğretmenlerine ve birbirlerine yardım edebileceklerini keşfediyorlar. Bu sayede okulun ilk gününü oldukça mutlu geçiriyorlar.

Kitapta okul kaygısının yanı sıra, farklılıklara saygı teması da işleniyor. Hayvanların her biri birbirinden farklı özelliklere sahip ve bunlardan memnun değiller. Ancak hiçbiri diğerinin özelliğini tuhaf karşılayıp küçümsemiyor. Hatta öğretmenlerinin endişesini hafifletmeye çalışırlarken, zayıf gördükleri özellikleriyle başkalarına yardım edip onların hayatlarını kolaylaştırabileceklerini ve bu özelliklerinin bazı durumlarda güçlü özelliklere dönüşebileceğini anlıyorlar. Kitabın bu bölümlerinde farklılıklarımızla biricik ve özel olduğumuza dikkat çekilirken, başkalarına yardım etmenin iyi bir şey olduğu da vurgulanıyor.

Kitabın sayfa tasarımı çizgi roman tadında. Çizimleri rengarenk ve hayal gücünü destekleyebilecek nitelikte. Hayvanların kaygılı düşünceleri de, çizimlere başarılı şekilde yansıtılmış.

‘Okulun İlk Günü’; kurgusu, konusu, verdiği mesajlar ve çizimleriyle okul kaygısı yaşayan her çocuğun okumaktan keyif alabileceği bir kitap olmuş. Çocuklar kendi kaygılarına benzer kaygıları başkalarının da yaşadığını kavrayıp, hissettikleri duygunun doğal ve normal olduğunu anlayıp rahatlayabilirler.

ÇİÇEK Öneriyor

Çocuğunuzla birlikte, öyküdeki hayvanların okulun ilk gününde neler hissettikleri hakkında sohbet ederek onu kendi duygularını tanımlaması için teşvik edebilirsiniz. “Sen okulun ilk günü hakkında ne hissediyorsun?”, “Kendini gergin veya kaygılı hissettiğinde, bu duygularla nasıl başa çıkıyorsun?”, “Sana bu konuda nasıl yardımcı olmamı istersin?” gibi sorularla, hem çocuğunuzun duygularına yönelik farkındalık kazanmasına yardımcı olabilir hem de ona, zorlu duygularla sağlıklı ve işlevsel şekilde baş edebileceği yöntemler önerebilirsiniz.

“Hayvanlar kaygılarını nasıl aştılar?” sorusunu sorup kitaptaki örnekleri hatırlayarak, iyi olmadığını düşündüğümüz kişisel özelliklerimizin bazen işimize yarayarak güçlü yönümüze dönüşebileceğini anlatabilirsiniz.

Hayvanların davranışlarından yola çıkarak, birbirini dinlemenin, anlamanın ve yardım etmenin önemine dikkat çekebilirsiniz.