Bir ağabeyin, otizmli kardeşinin hayatından sunduğu örneklerle otizmin bir hastalık, bir sorun ya da noksanlık değil, bir güç olduğuna dikkat çektiği farkındalık oluşturan bir öykü.
Künye
Bu sıcacık hikâyeyi, Pınar Boylu Gogulan oğlu Demir Vasiliy ile birlikte yazmış. Kitapta anlatılan küçük çocuk ise, Pınar Gogulan’ın otizm tanısı almış 8 yaşındaki oğlu Can Leo. Otizm dünyasını kardeşiyle birebir deneyimleyen ağabey Demir Vasiliy kitapta, kendi gözünden küçük kardeşinin gündelik hayatını anlatıyor.
Kardeşinin dünyasında yıldızlar daha parlak ve büyük, ama sesler de bir o kadar gürültülü ve karmaşıktır. Her şey rengarenktir; Orada gökkuşağından kaydıraklar ve üzerinde yatıp hayal kurulabilecek bulutlar vardır. Hayal dünyasında bazen trambolinden yıldızlara kadar zıplar, bazen de düşen meteorları dinozorların yardımıyla yoldan itmeye çalışır. Uçakları ve pervaneleri çok sever, uçmayı ve sallanmayı çok eğlenceli bulur.
İletişim konusunda diğer çocuklardan farklıdır; uzun cümleler kurmaz, hatta pek konuşmaz, diğerleri konuşurken karşılık vermez. Ama kuşlarla doyasıya şarkı söyler. Her oyuna katılmak ister, ancak bazı oyunların kurallarına uyamaz. Resim yaparken boyaları taşırsa da, yere atılmış çöpleri mutlaka alıp çöp kutusuna atar.
Ağabey, toplumda bazı insanlarının kardeşini fark etmediği, fark etse de anlayamadığı konusunda serzenişte bulunur. Bazılarınınsa tam tersi gördüğünü, anladığını ve onun için uygun çözümler üretmeye çalıştığını memnuniyetle paylaşır.
Otizmli bireyler için en önemli şeyin sevgi, şefkat, dostluk ve aile olduğuna dikkat çeker ve “Senin dünyanda o otizmli biri, ama hepimizin yardımıyla onun o hayal dünyası gerçek olabilir. Sen de bizimle hayal kurmaya var mısın?” diye sorarak, okuyucuyu kendisi ve kardeşiyle birlikte hayal kurmaya davet eder.
‘Kardeşim Otizmli’, otizmin bir hastalık değil bir farklılık olduğu konusunda farkındalık yaratmaya çalışan ve bunu da yalın ve anlaşılır bir dille anlatmayı başaran, öğretici bir kitap.
Otizmli bireylerin günlük hayatta yaşadıkları zorlanmaların yanı sıra; güçlü hayal dünyaları, enerjileri ve meraklı olmaları gibi güçlü yönleri de anlatıyor. Günlük yaşamlarını daha kolay ve sağlıklı sürdürebilmeleri için sevginin, şefkatin, saygının ve empatinin yeterli olacağına ve bu tür davranışların onların hayatlarını değiştirip kolaylaştırabileceğine dikkat çekiyor.
Pınar Gogulan ile oğlu Demir Vasiliy, birlikte yazdıkları bu kitapta, temel olarak otizmli çocukları olan ailelere seslenerek otizmin bir hastalık değil bir farklılık olduğu, bu “farklılığın” bir noksanlık veya sorun değil aksine bir “güç” olduğu mesajını vermeyi amaçlamışlar. İkincil olarak da, Can Leo ve onun gibi otizmli çocuklara sevgi, saygı ve hassasiyetle yaklaşılıp doğru eğitim sunulduğu takdirde çok fazla şeyi başarabileceklerine toplumun dikkatini çekmeye çalışmışlar.
Ağabeyin bakış açısıyla paylaşıldığı için empati kurmayı kolaylaştıran bu içten öykü, otizmli çocuklarımızın koşullarını anlamamıza ve üzerimize düşen sorumlulukları kavramamıza yardımcı olabilecek değerli bir kaynak.
Kitabı okuduktan sonra, çocuğunuza otizme dair neler öğrendiğini sorabilir, otizmli bireyler ve özellikleri hakkında konuşabilirsiniz.
Çevresinde, kitaptaki gibi farklı özelliklere sahip arkadaşları olup olmadığını, varsa ona karşı nasıl davrandığını sorabilirsiniz. Çocuğunuza, farklılıkların aslında zenginlik olduğunu, hayata renk kattığını ve her birimizin bu bireysel özelliklerimizle değerli olduğumuzu anlatabilirsiniz.
Çocuğunuzla birlikte otizmli bireylerin özel gereksinimlerini karşılayan sivil toplum kuruluşlarını araştırabilir, bu kuruluşlara bağış yapmayı veya yaptığı çalışmalara gönüllü olarak katılmayı değerlendirebilirsiniz.