Arda’nın hikayesiyle, televizyon karşısında ve sanal dünyada fazla zaman geçirmenin zararlı etkilerine dikkat çekerek çocukları gerçek dünyada sevdikleriyle sosyalleşmeye teşvik eden bir öykü.
Künye
Ekrana Yapışan Çocuk; telefon, televizyon ve bilgisayarla çok vakit geçiren ilkokul çağındaki Arda’nın yaşadığı sağlık sorunlarına dikkat çekerek, sınırsız ekran kullanımının zararları ve sağlıklı sosyal ilişkilerin faydaları konusunda farkındalık oluşturmayı amaçlayan bir hikâye kitabı.
Arda, zamanının büyük bölümünü bilgisayar oyunlarıyla geçirir ve televizyon izlemeyi çok sever. Annesi yemeğe çağırdığında istemeyerek bilgisayarın başından kalkar ve hep biraz daha oynamak ister. Ebeveynleri yemekte sohbet ederken Arda televizyon izler ve yemek yemeyi unutur. Yemek sonrasında da annesi televizyon izlediği, babası da bilgisayarda işlerini yaptığı için babasının cep telefonunu alarak oyun oynar. Aklı hep oyunlarda olduğu için derslerine de yeterince odaklanamaz.
Arda bir sabah uyandığında gözlerinin oyundaki canavar gibi kıpkırmızı olduğunu görür ve doktora giderler. Doktor, Arda’ya bilgisayara, cep telefonuna ve televizyona çok fazla bakmaktan gözlerinin yorulduğunu ve vücudunun da halsiz düştüğünü söyler. Bu cihazlardan yayılan radyasyondan olumsuz etkilendiğini belirtip, ona radyasyonla ilgili bilgi verir. Bir süre bu cihazlardan tamamen uzak kalıp dinlenmesini, daha sonra da ekran süresini azaltmasını önerir, sosyalleşerek ve farklı aktivitelerle de eğlenceli zaman geçirebileceğini hatırlatır.
Doktorla görüşme sonrasında Arda ve ailesi yaşam şekillerinde önemli değişiklikler yaparlar; Babası ile Arda top oynar, yemeklerde gün içinde neler yaptıkları ile ilgili sohbet ederler, akşamları ve hafta sonlarında birlikte kitap okurlar. Bu değişiklikler sonrasında Arda derslerine daha fazla odaklanmaya başlar ve başarısı artar. Bunu fark eden öğretmeni, ona bir kutu oyunu hediye eder. Eve gittiğinde öğretmeninin verdiği oyunu ailesiyle birlikte oynar ve hep birlikte çok keyif alırlar. Arda ekran karşısında geçirdiği süreyi bir saatle sınırlandırdıktan sonra sevdikleriyle yapabileceği ne kadar çok şey olduğunu fark eder ve kendini daha sağlıklı, daha mutlu hissetmeye başlar.
Pedagog Ayşen Oy tarafından yazılan kitapta, ekran karşısında sınırsızca vakit geçiren çocukların yaşayabilecekleri fiziksel ve sosyal problemlere ışık tutularak, aile ile birlikte kaliteli vakit geçirmenin ekran bağımlılığını azaltmada önemli bir etken olduğu vurgulanıyor.
Kitap, ekran bağımlılığına yönelik alınabilecek önlemler konusunda hem çocuklar hem de ebeveynler için bilgilendirici ve uyarıcı nitelikte. Arda’nın öyküsüyle, çocukların sağlıklı ekran kullanım alışkanlığı konusunda ailelere düşen görevler ve dikkat edilmesi gereken hususlar konusunda mesajlar veriliyor. Ebeveynleri Arda’ya, boş zamanlarını, gelişimini olumlu destekleyecek aktivitelerle geçirmesi konusunda iyi bir rol model olamıyorlar. Yemek sırasında aile sohbetleri yapmadıkları, evdeki diğer zamanlarda da televizyon izleyip bilgisayarda çalıştıkları için kaliteli zaman geçirebilecekleri ve bağlarını güçlendirebilecekleri ortak aile ortamları oluşmuyor. Arda da zamanının çoğunu bilgisayar ya da televizyon karşısında geçiriyor. Kitap, kaliteli zaman geçirmek konusunda örnek olmak ve çocuklara farkındalık kazandırarak onları sağlıklı aktivitelere yönlendirmek konusunda ebeveynlerin önemli görevleri olduğunu hatırlatıyor.
Görsellerin karşılıklı iki sayfaya yayılacak şekilde büyük tasarlanması ve resimlerde kullanılan pastel tonlar, çocukların ilgisini çekecek nitelikte. Arda’nın ağzından aktarılarak yazılan öykü, anlaşılır bir dille kaleme alınmış. Ancak, Arda’nın olayları, yaşının üstünde bir bakış açısı ve iç görüyle, davranışlarını nedenleri ve sonuçlarıyla birlikte ifade ettiği görülüyor. Öte yandan, ekran karşısında uzun zaman geçirmesinin nedenleri de yeteri kadar anlatılmamış. Yine, doktorun tavsiyesiyle Arda’nın ve ailesinin bir anda bilinçlenerek davranışlarını değiştirmesi de, günlük yaşamda bu tür problemler bu kadar kolay çözülmediği için gerçekçi olmamış. Yanı sıra, kitabın başında Arda yemek için kendi odasından salona geçiyor. Yemek bittikten sonra tekrar salona geçtiklerini ifade ediyor. Kurgudaki bu mantık hatası, Arda’nın kendi yaşına uygun olmayan değerlendirmeleri, ailesinin ve kendi davranışlarının hemen değişmesi, kitabın doğallığını ve çocukların Arda ile empati kurmasını bir parça olumsuz etkileyebilir.
Kurgusunda geliştirilebilecek bazı hususlar olmasına rağmen, çocuklar kitaptan zamanlarının çoğunu teknolojik aletlerle geçirmenin sağlığa zarar verdiğini ve aile bireyleriyle keyifli vakit geçirmenin, oyun oynamanın, kitap okumanın daha kaliteli, sağlıklı ve mutlu bir hayat getireceğini öğrenebilirler.
Kitabı okumadan önce kitabın sayfalarındaki resimleri inceleyip, çocuğunuzdan öyküyü anlatmasını isteyebilir ve bu şekilde onun hayal gücünü geliştirmesine destek olabilirsiniz.
Arda’nın deneyimleri üzerinden çocuğunuzla ekranı çok kullanmanın ne gibi zararları olabileceği konusunda sohbet edebilirisiniz.
Çocuğunuz ekran süresini aşıyorsa, ekran bağımlılığının genellikle aile ya da arkadaşlık ilişkilerindeki eksikler ya da sorunlardan kaynaklanabileceğini düşünerek sebeplerini araştırabilir ve hangi önlemleri alabileceğiniz konusunda çocuğunuzla fikir alışverişi yapabilirsiniz.
Beyin ve sinir sitemini çocuğunuzun gelişimine uygun anlatan kitaplardan yararlanarak, beynin işlevlerini ve fazla ekran kullanımının bu işlevleri nasıl etkilediğini anlatabilirsiniz.
Çocuğunuza ekran kullanımını tamamen yasaklamak ya da olumsuz etkileri konusunda korkutmak yerine, ona sağlıklı ekran kullanım alışkanlığı kazandırabilirsiniz. Kitapta bilgisayar ve televizyonun kızgın çizildiği resimleri hatırlatarak bu cihazların günlük yaşamımızda bize pek çok yeni bilgi kattığını ve işlerimizi kolaylaştırdığını söyleyerek, amacına uygun ve sağlığımızı olumsuz etkilemeyecek sürelerde kullanıldıkları takdirde yararlı olduklarını anlatabilirsiniz.
Kitapta Arda’nın korkutucu oyunlar oynadığı da anlaşılıyor. Çocuğunuza Arda gibi, korkutucu karakterleri olan oyunlar oynayıp oynamadığını sorabilir, bu oyunlarda onun ilgisini çeken şeylerin neler olduğunu sorabilirsiniz. Bu bilgiden yola çıkarak çocuğunuzu ekrana bağlayan sebepler ve dikkatini çeken içerikler hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.
Çocuğunuzla birlikte belirli bir ekran süresi belirleyebilir, ortak aile saatleri oluşturarak onunla kaliteli zaman geçirmek konusunda özen gösterebilirsiniz. Ekran kullanımı konusunda olumlu rol model olmanızın, bunların hepsinden daha önemli olduğunu da unutmamalısınız. Çünkü çocuklar en çok gördükleri şeyleri daha hızlı öğrenme ve uygulama eğilimindedirler.
“Ekran süresini çocuğumuza nasıl öğretebiliriz?” veya “Çocuğumun ekran süresi ne olmalı?” diye merak ediyorsanız, bu konularla ilgili web sitemizde yer alan makalelerimizi okuyabilirsiniz.
https://www.cocukicinicerik.com/makaleler/genel-1/cocugunuzun-ekran-suresi-ne-olmali-
https://www.cocukicinicerik.com/makaleler/genel-1/ekran-suresini-cocuklara-nasil-ogretebiliriz--