Gerçek hayatta da özel gereksinimli bireyler olan oyuncularıyla, önyargıları yıkarak şampiyonluğu yeniden tanımlayan özgün ve eğlenceli bir film.
Künye
İspanya’nın basketbol birinci liginde oynayan Estudiantes takımında yardımcı koçluk yapan Marco öfke sorunu, kibir, mükemmeliyetçilik ve patavatsızlık gibi özellikleri nedeniyle hem iş hem de aile ilişkilerinde sorunlar yaşamaktadır. Önemli bir lig maçında öfkelenerek takımın asıl koçuna saldırır ve takımdan çıkarılır. Morali bozulan Marco, o gün alkol alıp trafiğe çıkar ve bir polis arabasına çarpar. Mahkemeye çıkarılan sporcuya hâkim, kamu cezası olarak zihinsel engellilerden oluşan özel bir takımı 90 gün çalıştırma görevi verir.
Basketbol takımı disleksili olan ya da down sendromu, otizm gibi öğrenme güçlüğü bulunan oyunculardan oluşmaktadır. Hepsi birbirinden farklı kişilik özelliklerine ve hikayelere sahip olan oyuncuların kimi tek başına, kimi arkadaşları ya da aileleriyle yaşamaktadır. Müzik grubunda arkadaşlarıyla şarkı söylemeyi seven de vardır, hayvanlarla vakit geçirmekten ya da bitkilerle konuşmaktan mutlu olan da.
Marco bu takımla çalışmak istemez. Çünkü Marco’nun ve annesinin özel gereksinimli bireylere karşı önyargıları vardır. Onları normal bireyler olarak görmez ve onlardan bir takım oluşturabileceğine inanmaz. Ancak takımının oyuncularını tanıdıkça Marco da değişmeye başlar; bir takım olmanın ve empati kurmanın ne demek olduğunu anlar. Önyargıları, kibri, sabırsızlığı ve öfkesi törpülenir. Basketbolun kurallarını öğretmek konusunda zorlansa ya da maddi kaynaklar konusunda sıkıntı çekseler de pes etmez.
Halk otobüsüyle maça gittikleri bir gün, otobüsteki yolcular onlardan rahatsız olur ve şoför onları indirir. Çocuk sahibi olmak isteyen, fakat Marco bu duruma sıcak bakmadığı için sürekli kavga halinde oldukları eşi Sonia kendi problemlerini bir kenara bırakıp, takıma yardım etmek ister. Arkadaşının karavanını ödünç alır ve takım maçlara artık bu karavanla, eğlenerek gitmeye başlar. “Dostlar” takımı çıktıkları maçları birer birer kazanarak finalin en önemli adaylarından biri olur. Ancak ne var ki final maçı Kanarya Adaları’ndadır ve onların bu masraflarını karşılayacak sponsorları da yoktur.
Marco ile eşi bu problem için yasa dışı bir çözüm bulurlar. Polis taklidi yaparak oyunculardan Benito’nun bulaşık yıkayarak çalıştığı restoranın müdürünü kandırırlar. Böylece hem çok zor şartlar altında çalıştırılan, maçlara katılmasına izin verilmeyen ve onun yaptığı işi sürekli küçümseyen müdüründen intikamını almış hem de maç için sponsor bulmuş olurlar.
Maçta çok az bir farkla yenilir ve ikinci olurlar. Marco çok üzülür, ancak oyuncular çok sevinir ve birbirlerine sarılarak başarılarını kutlarlar. Çünkü onlar kendi hedefledikleri şampiyonluğu elde etmişlerdir.
“Şampiyonlar”, farkındalık oluşturan hikayesiyle eğlenceli bir aile filmi. 2018 yılında vizyona giren filmin Türkiye’deki gösteriminden elde edilen gelirin tamamı İstanbul Zihinsel Engelliler İçin Eğitim ve Dayanışma Vakfı’na (İZEV) bağışlanmış. Film kendi ülkesi İspanya’da ilk gösterime girdiğinde 3 milyondan fazla seyirci toplamış ve İspanya’nın Oscar’ı olarak görülen Goya ödüllerinde en iyi film ödülünü kazanmış.
Oldukça doğal, sempatik ve özgün bir hikâyeye sahip. Bunu sağlayan en önemli faktör, filmdeki oyuncuların gerçek hayatta da özel gereksinimli bireylerden oluşması ve birçoğunun ilk defa oyunculuk yapıyor olmaları. Filmin Türkçe seslendirmesi de yine özel gereksinimli kişiler tarafından yapılmış. Ortaya çıkan amatör sahneler filmin doğallığını ve gerçekçiliğini artırmış.
“Şampiyonlar”, her bireyin sahip olduğu özellikleriyle eşsiz olduğuna dikkat çekiyor. Oyuncular bütün engellere rağmen kendi başlarına yaşayabilen, çeşitli hobileri olan ve işe giden bireylerdir. Yaşam hikayelerinde, gerekli ilgiyi, saygıyı ve anlayışı gördükleri takdirde nasıl bir potansiyel geliştirebileceklerine vurgu yapılıyor.
Filmde ön yargılardan sıyrılma ve zorlu duygularla baş etme konularınnda mesaj veren sahneler de yer alıyor. Marco özel gereksinimli bireylere karşı önyargılıdır, başarabileceklerine inanmaz. Ancak oyuncuları tanımaya başladıkça önyargılarından kurtulur. Öfkeli tavırlarını yönetmeyi ve problemler karşısında sabırlı olmayı öğrenir. Oyunculardan Juanma çocukluğunda boğulma tehlikesi yaşadığı için suya karşı fobisi vardır ve hiç banyo yapmaz. Ancak Marco’nun yardımıyla bu korkusundan kurtulur. Marco da, oyuncuların desteğiyle asansör korkusunu yenmesine yardımcı olurlar. Bu sahneler, zorlu duygularla baş etme problemi yaşayan çocuklarla bu konuları konuşmak ve onları özel gereksinimli bireylerle empati kurmaya teşvik etmek için güzel fırsatlar sunuyor.
Takım finale kadar yükseliyor, fakat ikinci olabiliyor. Marco bu duruma çok üzülüyor, ancak oyuncular birbirlerine sarılıp mutlu oluyorlar. Bu duruma çok şaşıran Marco’ya, kazanmanın ya da başarmanın ölçütünün her zaman birinci olmak olmadığını ve kazanma ile kaybetme hakkında da hala öğrenebileceği yeni şeyler olduğunu gösteriyorlar.
Filmde bazı hassas öğeler de yer alıyor. Bazı cinsel içerikli imalar, diyaloglar ve flörtleşme sahneleri bulunuyor. Marco ile annesi özel gereksinimli bireyler ve birbirleri için gerizekalı, aptal gibi aşağılayıcı kelimeler kullanıyorlar. Marco, takımdan atılınca alkol tüketiyor, polis arabasına çarpıyor ve polislerden kaçmaya çalışıyor. Marco ile eşi sponsor bulmak için polis taklidi yapıyor ve yalan söylüyorlar. Başka karakterler de özel gereksinimli bireylere karşı küçümseyici tavırlar sergiliyor, onların zekalarıyla alay ediyor ve onları normal kabul etmiyorlar.
Çocuğunuza, Marco ile annesinin özel gereksinimli bireylerle ilgili söylemlerini ve otobüs şoförü ile yolcuların tutumlarını hatırlatıp, onun bu konudaki düşüncelerini ve duygularını öğrenmeye çalışabilirsiniz.
‘Görme engelli bir kişi ineceği durağı nasıl öğrenebilir? İşitme engelli bir kişi bu filmi nasıl izleyebilir? Bedensel engelli kişiler istedikleri yere kimseye ihtiyaç duymadan nasıl gidebilirler?’ gibi sorularla çocuğunuzu özel gereksinimli bireylerin ihtiyaçları üzerine düşünmeye ve onlarla empati kurmaya teşvik edebilirsiniz.
Çocuğunuza, özel gereksinimli bireylerle iletişim kurarken, yardıma muhtaç bireyler olduğunu düşünüp onlara şefkat ve acıma duygusuyla yaklaşmak yerine, potansiyellerine saygı duyan ve onları destekleyen bir yaklaşımın önemli olduğunu anlatabilirsiniz.
Hastane, otobüs gibi farklı bina ya da araçların, engelli bireylerin de kullanımına uygun tasarlanıp tasarlanmadığını gözden geçirebilir, tespit ettiğiniz eksikleri bu konudan sorumlu olan kurumlara iletebilirsiniz.
Çocuğunuzla “Dostlar” takımının, finalde ikinci olduklarında yaşadıkları mutluluk üzerine sohbet edebilir ve oyunlarda keyifli vakit geçirmenin kazanmaktan daha önemli olduğuna vurgu yapabilirsiniz.
Çocuğunuzu filmdeki hassas öğeler konusunda uyarabilir; alkol tüketiminin, yalan söylemenin ve öfkeyi kontrol edememenin hangi olumsuz sonuçlara yol açabileceğini anlatabilirsiniz.