Küçük bir güneş sistemini gönlümüzce keşfedebileceğimiz bir astronotluk oyunu.
Künye
Outer Wilds, küçük bir güneş sistemini gönlümüzce keşfe çıkabileceğimiz bir astronotluk oyunu olarak çıkıyor karşımıza. Dört gözü olan, mavi tenli bir uzaylı ırkının üyesiyiz oyunda. Bu ırk uzaya açılmaya ve diğer gezegenleri keşfe çıkarak kendilerinden önceki kadim bir ırkın sırlarını öğrenmeye adamış kendisini. Bu yüzden sürekli yeni astronotlar yetiştirip uzaya yolluyorlar.
Elimizde bu ırkın tasarladığı ilk çeviri cihazı bulunuyor. Bununla diğer gezegenlere gidiyor ve burada bulunan harabeleri inceleyip yeni şeyler keşfediyoruz. Edindiğimiz her bilgi kırıntısı bize yeni keşiflerin kapılarını açıyor.
Çeviri cihazımızın yanı sıra uzayda istediğimiz gibi sürebildiğimiz bir uzay mekiğimiz, kısa mesafeleri sırtımıza takılı jet motorumuzla aşmamızı sağlayan bir uzay elbisemiz ve fotoğraf çekebilen minik bir aygıtımız var. Oksijen ve yakıt seviyemizi sürekli kontrol etmemiz gerekiyor, aksi takdirde havasızlıktan ölebiliyoruz.
Yapımcılar güneşiyle, gezegenleriyle, hatta kuyruklu yıldızlarıyla küçük bir güneş sistemi tasarlamışlar. Oyuncular olarak gemimize bindikten sonra dilediğimiz gezegene gitmekte tamamen özgürüz. Her gezegenin kendi atmosferi, kendi iklimsel şartları ve yerçekimi kuralları var. Bazı gezegenler tamamen okyanuslardan ve kasırgalardan oluşuyor, bazıları giderek kumlara gömülüyor, bazılarıysa zaman geçtikçe parçalanıyor. Kimilerine hemen gidebilmek mümkünken kimilerineyse nasıl ulaşacağımızı kendimiz bulmak zorundayız.
Oyunun püf noktası, evrenin her 22 dakikada bir yok olması. Ama bir nedenden ötürü yönettiğimiz karakter öldükten sonra yeniden canlanıyor ve aynı 22 dakikayı tekrar yaşıyor. İşte bu kısıtlı zamanda diğer gezegenleri keşfetmemiz, yeni sırlar öğrenmemiz ve evrenin yok olmasına engel olmamız gerekiyor.
Oyunda ne yazık ki Türkçe dil desteği bulunmuyor. Bu yüzden iyi bir İngilizce şart.
Oyunda gerçekleştirdiğimiz her keşifle birlikte yeni bir bilgi ediniyoruz ve öğrendiklerimiz ışığında daha önce aklımıza gelmeyen yerlere gidip yepyeni şeyler buluyoruz. Bazen doğru anda doğru yerde olmak da gerekebiliyor. Örneğin kimi yerlere zaman döngüsünün sadece en başında ulaşılabiliyor, kimi yerlereyse en sonlarında.
22 dakikalık süre kulağa ilk başta biraz sıkıcı gibi gelse de aslında öyle olmuyor. Her seferinde yeni bir tecrübe ediniyor, ölseniz bile yeni bir şeyler öğrenmiş oluyorsunuz. Böylece hatalarınızdan ve deneyimlerinizden ders çıkarmayı da öğreniyorsunuz.
Güneş sisteminde kuyruklu yıldızlar, farklı yer çekimine sahip gezegenler, kara delikler, okyanuslardan veya lavlardan oluşan gezegenler bulunması hem uzay hakkında hem de fen ve doğa bilgisi hakkında bir şeyler öğrenmeyi sağlıyor.
Oyundaki gezegenlerin farklı özelliklerinden yola çıkarak bizim güneş sistemimizdeki gezegenlerin de birbirlerinden farklılıklarını birlikte araştırabilirsiniz. Gerçek hayatta uzay keşifleri için yapılan çalışmalardan ve yeni bulgulardan söz edebilirsiniz.
Hatalarımızdan ders çıkararak yeni deneyimler edinmenin gerçek hayatta da aşağı yukarı benzer bir şekilde işlediğini anlatabilirsiniz. Oyundaki örnekleri çocuğunuzun vermesini isteyerek siz de kendi deneyimlerinizi çocuğunuzla paylaşıp ilişkinizi güçlendirebilirsiniz.