Eylemlerimize göre değişen, renkli bir dünyayı keşfe çıktığımız bir aksiyon-macera yapımı.
Künye
Hob fantastik bir diyarda geçeden, izometrik görünümlü bir aksiyon-macera oyunu olarak çıkıyor karşımıza. Oyun boyunca tuhaf bir diyarı keşfediyor, bulmacalar çözüyor, sarmaşıklara tırmanıyor ve garip yaratıklarla savaşıyoruz.
Oyuna çok küçük bir haritada, yemyeşil bir alanda başlıyoruz. Oyunun hemen başında bir kolumuzu kaybediyor ve yerine duvarları yıkabilmemizi, düşmanlarla dövüşebilmemizi ve bulmacaları çözebilmemizi sağlayan, mekanik bir kol ediniyoruz. Karşılaştığımız bulmacaları çözdükçe yeni harita parçaları ediniyoruz ve bunları ilgili yerlere yerleştirdiğimizde oyun dünyası büyüyor. Örneğin, kısa bir süre öncesine kadar bir uçurumdan ibaret olan bir bölge, dünyanın derinliklerinden yükselen toprak parçalarıyla birlikte birdenbire keşfedilebilir, yeni bir alan hâline geliyor.
Oynanış sadece bulmaca çözmekten ibaret değil. Ara sıra çeşitli canavarlarla savaşmak durumunda kalıyoruz. Kılıcımızla veya yumruğumuzla savaştığımız canavarlar öldüğünde bazen mor renkte bir sıvı fışkırıyor. Ek olarak sağda solda yönettiğimiz karaktere benzeyen cansız bedenlerle de karşılaşabiliyoruz.
Oyunda Türkçe dil desteği de bulunuyor ancak oyunun içinde herhangi bir diyalog yok.
Oyundaki mekân ve bulmaca çeşitliliği tatmin edici düzeyde. Haritada yeni bölgeler açtıkça yeraltı mağaralarından lavlı bölgelere, robotların kol gezdiği bölgelerden zindanlara dek çeşitli yerlere gidebiliyoruz. Keşif ve merak unsurları açısından dört dörtlük. Bulmacaların çok zor olmaması da oyunu keyifli hale getiriyor.
Hob’da bazı bölgelerde çevreyi kirleten, siyah bir madde yüzünden bozulup canavarlaşan hayvanlar ve bitkiler görüyoruz. Bununla da kalmayıp oyun dünyasının doğal düzenini bozuyor bu atıklar. Buradan yola çıkarak çevre kirliliğinin, özellikle de kimyasal atıkların doğaya verdiği zararlar üzerine konuşabilirsiniz. Keşif oyunlarının hangi yönlerinden keyif aldığını sorabilirsiniz.